YAZMAK |
Aslında ben kimseyle anlasamayanların isi
yazmak, diye dusunuyorum bazen. Yazınca cekilir biri oluyorum, tek bildigim bu. Harflerin sozcuk oluşturmak icin biraraya gelmesi, imece usulu bir huzun insaatıdır cogu zaman. Bu kadar uzgun olmasam, yazamazdım kimbilir. Yeryuzunun bu yarimadasinda (belki tamada olsaydi hersey daha kolay olurdu), yani bu cografyasi bile yarım ulkede topu topu kac arkadasim var ki? Ve ben son gunlerde yaziyorum, surekli yaziyorum. Sen varsin hayatimda belki o yuzden. Ve seninle karsi yani annenin seni dogurduğu, bizim birbirimizi dogurduğumuz o gunden sonra daha cok yaziyorum. Ama bozdun harflerimin fiyakasini. Sanki birbirlerini ilk kez goruyor, ilk defa yanyana geliyor gibiler. Ama simdi harflerimin tuhaf bir hevesle ve korkuyla direnerek toplanıp bagirmaya baslamalarinin bir anlami olmalı. Sanirim sana alisiyorlar. Seni seviyorlar harflerim. Belki de bu yuzden surekli bana "seni seviyorum" dedirtiyorlar. Tekrara dusme, anlami asindirma kaygisini bir yana biraktilar. Simdi h kendilerine cekiduzen vererek ve "Begenmezse bozulmayalim arkadaslar" cumlesinin ardina saklanip sahip olduklari sesleri titrete titrete bir cumle hediye etmek istiyorlar: "Merhaba, seni seviyorum, seni sevmeseyd Ask, sevdigine olduğu kadar kendi derinindekine de baglar insani, bir baskasina asik oldugun surece kendine de asik olursun, kendi ciplakligina da tutkunsundur artik, kendi ciplakligini de seversin bir baskasini severken. Seninle kendimi mi buldum ben acaba? Bir suru amasi da var bu duygunun, biliyorum. Asik olunca, ciplak yerinin acidigini da hissedersin, ozlemin sarsintisini da, kiskanmanin kavuruculugunu da. Bir de aldigin hazzin baska hicbir hazza benzemedigini kesfedersin. Her ask, bir ilk asktir aslinda. Birisini sevdiginde, yasadigini bir ilk ask olarak yasamazsan, bilgicsen, tecrubeliysen, yarali yerlerini sagaltamamis, zirhlarla ortmussen, bu ask degil ki. Ben seninle yarali yerlerimi sagaltmaya, zirhimi sirtimdan atmaya mı basladim? Bilmiyorum ki. Bazen o kadar uzak olusun gelip takiliyor aklima, sonra birden hatirliyorum, gozlerimizi uzakliklar degil ki yalniz, goze alamadigimiz yakinliklar da acitir. İcim umutla doluyor sonra. |